8 Nisan 2010 Perşembe

oksi-moron

çok zaman geçmiş dünden bugüne
hafızada hepsinin sıcaklığı aynı
eski-yeni,acı-tatlı
kopyaladım yapıştırdım hepsini aynı kareye
kolajdaki tek eksik yarın
sıcak olan,soğuk olan sadece yarın,
farklı olan sadece yarın
bir süre sonra,
sadece önemsiz bir süre sonra
yarın bugün olduğunda

herşey aynılaşacak olduğunda
tam son kopya yapıştığnda
yeni bir eksik doğacak

kesildiğinde kolaj
yapıştırıldığında meçhule
farklılığı ortaya çıkmalı meçhulün

eger farksızsa mechul dünden bugünden yarından
aynıysa sıcaklığı ölümün hayatla
verelim hep beraber bir fiyasko partisi
herkes farklı giyinsin o vakit
bende tişört olacak sen montunu giy
herkes bir mevsimlik giyinsin kafasınca
kimse çıplak gelmesin ama
farklı olsun partimiz
bir kez olsun tadalım farklılığı

OKSİjen alrıken MORONlaşalım
üşüyelim güneşin altında
terleyelim kar toplarıyla
saçmalayalım gönlümüzce
çıkalım bu tek düzelikten
birkez olsun,sonkez olsun

25 Şubat 2010 Perşembe

dişi sihirbaz

yeşerdi mevsime endeksli ruh hali yazla birlikte
terlerle sulandı umutları, kocaman oldu.
bronzlaştı teni, beyazlaşırken yüreği.

ve bitti yaz
sabit sigara endeksli ciğerleri kararmaya devam etti
kararmaya başladı yeniden yüreği.

ama hayır dedi nerden geldiği belirsiz dişi sihirbaz,
kendi mutsuzluğuna rağmen dokundurdu asasını boynuna.
ve kıpırdattı yüreğini,
inat sonbahara.

kandırdılar mı? senide

saflık ve sinsilik,aynı anda bir çift gözde.
ara ara yadırgayarak birbirini

anlaşılıyor gizlemeye çalışmandan
içini kemiren dengesizlikleren sıkıldığın

haydi anlat
kim doğdu kim öldü
kimleri öldürüp öldürüp diriltmekten yoruldun içinde
hangi köşelerden döndün
kim bilir köşeyi dönecekken
hangi gerçeklerden kaçarken
masallarda aldın soluğu.

vadesi dolan umutlarını değiştirmedin yenileriyle
işkenceyi uzatmaz umut
kandırdılarmı senide?

14 Ocak 2009 Çarşamba

ters yol

aslında güzeli yaşamaktı bir çoğunun amacı, anlamak, heyecan katmak. sadece tersinden yola çıktılar, ama yolda kaldılar. yol farklıydı amaç aynı.
önemli olan niyet dendi, amaç dendi.
nemi oldu?
-birçok hayat sona erdi.
aslında nekadarda kolaydı zıddını bilene aslını görmek,
unutulan şeyse zıddın sevilebilme ihtimaliydi, sevilmese alışılabilme, vazgeçememe hali.

hisset

bakma dönüp arkana,
düşünme geleceği
dünle bütünleşmesi kaçınılmaz bügünün
yarınlada boş bi hayal olarak buluşmasın.

konuşma, gerek yok anlamları sınırlandırmaya
yazma, gerek yok anlamları sınıflandırmaya


hisset.
bugün için sadece; Hisset!

13 Ocak 2009 Salı

bombalı saat

insanlar
saatleri var, bombalı
kukuletalarının altında
maskelerinin ardında
birde isim takmışlar ona;
beyin

insanlar
saatleri yok
kalpleri için
dakikaları yok ayıracak.
hani saniyeler bile önemliydi atması için
yalanmış
tiktaklar ritmin yerini almış.

birde hep sessiz patlayan bombalar varki
hiç sorma onları
çünkü hep düşer ağıt yakanlar,
arada bile kalamazlar.
ara ara Takılınca saat,
ordan geçer tek kurtuluş sandıkları yol.
robotlaşan dünyada
birazda yeşillik istercesine.

ve birde hissiz bombalar;şıpsevdi aşıklar,
aşkı kirleten.

dünyayı kurtarmaya hevesli
kendinden habersiz,sensiz bensiz
ego yumakları
seni beni bitiren.

13 Haziran 2008 Cuma

paranoya kıyıları

paranoya kıyılarında sörf rekorları kırdın, dalga bile yokken.
-ne için??
ama düşünsene yoklar!!

4 Haziran 2008 Çarşamba

kuzu

bir yanda uyku özlemiyle dolu kırmızı çanaklar.
ötede uyanamayan kuzular, ayık tilki çımazında.

ölümü beklemekte nedir ey kuzu! hergün yeni bir intiharken.
neden hala bu korku yitirecek bir canın bile yokken.

-ha pardon yaşıyordun sen sence, umudun vardı yattığın yerde.

ölmeyi bile hak etmiyorsun sen kuzu.
-yada ben kimim, yada kalk artık.
kalkta çıkmazları çıkar hayatından.

22 Mayıs 2008 Perşembe

hile

Kararsızlık denizinde yüzen bedenin aynadaki kararlılığı, basit yansıma oyunları yansıtmalarla.
güneşin yokluğuna direnen renkler, ellerinde fenerlerle yaşattıkları umutlarıyla. İşte tam bu anda, kiminin inadı kiminin umuduyken, mübahmı terazide ufacık bir hile?